Sadettin Saran: “Planımız projemiz hazır. Hepiniz izlediniz, dinlediniz”

Fenerbahçe topluluğu harikulâde genel konseyde bir ortaya geldi. Kongrede mevcut lider Ali Koç ve lider adayı Sadettin Saran karşı karşıya gelecek. Adaylar bugün seçim öncesi son konuşmalarını yapacak. Yarın, saat 10.00’daki toplantıda ise oy verme süreci başlayacak.

İki gün sürecek olan seçimin ilk gününde; yönetim kurulu faaliyet raporu ve denetim kurulu raporu okunacak. Mevcut yönetim kurulu lideri ve üyelerinin 01.03.2024 – 31.05.2024 mali periyot ve 01.06.2024 – 31.05.2025 mali devir ortasındaki faaliyetlerinden ötürü başka ayrı ibra edilmesi görüşülecek.

01.03.2024 – 31.05.2024 mali devir ve 01.06.2024 – 31.05.2025 mali devir ortasındaki faaliyetlerinden ötürü kontrol şurasının ibra edilmesinin her bir devir bakımından farklı ayrı genel konsey üyelerinin oylarına sunulacak.

Gündemde yer alan hususların akabinde sandık şuraları başkan ve üyelerinin seçimi yapılacak.

Fenerbahçe Kulübü Harikulâde Genel Şura Toplantısı, bugün ve 21 Eylül Pazar (yarın) gerçekleştirilecek. Pazar günü başkan ve yönetim kurulu üyelerinin seçimi gerçekleştirilecek. Oy kullanımı toplantının ikinci günü stadın yanında eski Kenan Cihan Lisesi’ndeki açık alanda olacak. Oy verme süreci yarın saat 10.00’da başlayıp, saat 17.00’de sona erecek.

Genel konseyde aidatını yatıran 49 bin 268 üye oy kullanabilecek. Fenerbahçe Seçimli Fevkalâde Genel Heyet Toplantısının rekor iştirakle kulüp tarihine geçmesi bekleniyor.

Fethi Pekin, “Bugün burada seçim yapmak için değil, Fenerbahçe’nin yazgısına taraf vermek için toplandık. Bu kulübünün onurunu ve geleceğini sahiplenmek için bir ortadayız. Fenerbahçe yıllardır yalnızca alanda değil masalarda da uğraş etmek zorunda kaldı. Kumpaslarla çaba etti. Fenerbahçe asla teslim olmaz. Fenerbahçe dimdik ayaktadır ve ayakta kalacaktır. Bu yer tarihe tanıklık etmektedir. Yalnızca önümüzdeki yılları değil, çocuklara bırakacağımız mirasa tesir edecektir. Artık kâfi, artık kimse bu kulübü hafife alamaz. Bu irade gayretidir. Fenerbahçe’nin sahipsiz olmadığını haykırma günüdür. Farklı adaylarımız olabilir fakat bizim rengimiz birdir. Bizim davamız Fenerbahçe’dir. Bugün buradan çıkacak irade Fenerbahçe’nin adalet arayışındaki kararlılığını gösterecek. Fenerbahçe sadece spor kulübü değil, bir milletin uğraş sembolüdür. Kazanan her vakit Fenerbahçe olacak. Seçimden kim çıkarsa çıksın hepimiz birebir gemideyiz. Yaşasın Fenerbahçe’nin dimdik duran iradesi ve sarsılmaz birlik ve beraberliği” dedi.

Fenerbahçe Olağanüstü Seçimli Genel Kurulu yönetmek için divan başkanı Şekip Mosturoğlu seçildi. Mosturoğlu, “Görevimizi tarafsız formda yapacağız. Adalet, sırf bir hukuk kuralı değil. Bu büyük kulübün temel taşlarından birisidir. Fenerbahçe tarih boyunca adaletsizlerin karşısında durmuştur. Kendi içimizdeki işleyişte de tıpkı hassasiyetin sağlanması kaçınılmazdır. Yapılacak seçimler, bu kulübün namusudur. Bunun şuurundayız. Adaletli seçim olması için çabalayacağız. Hiçbir fikir küçümsenemez. Unutulmamalıdır ki Fenerbahçe, yalnızca spor karşılaşmalarında uğraş eden bir spor kulübü değildir. Toplantının karşılıklı hürmet çerçevesinde ilerleyecektir. 3 Temmuz direnişinde bize yoldaş olan, direnişimizi tüm dünyaya gösteren Dünya Fenerbahçelik Bayanlar Günü’nü kutluyorum. Yaşasın Fenerbahçe” açıklamasını yaptı.

Burak Kızılhan, şunları kaydetti: “Kongreler yalnızca oyların sayıldığı yerler değil, Fenerbahçe’nin istikametini çizdiği yerlerdir. Kulübümüz tarihin en sıkıntı periyotlarını yaşarken, bayanlarımızın ‘Fenerbahçe yıkılmaz’ çığlıkları tarihe geçmiştir. Dünya Fenerbahçeli Bayanlar Günümüz kutlu olsun”

“Fenerbahçe hiçbir vakit gayri legal gelir kaynaklarına yönelmez. Karaborsa bilet satışına yönelmez, yasa dışı bahis reklamlarını formasına taşımaz, terör örgütlerine finans sağlayan şirketlerle sponsorluk muahedesi yapmaz. Lisanssız oyuncuyla yarışmaz”

“3 Temmuz süreci yalnızca bir kumpas değil, Türk spor tarihine kara bir leke olarak geçen Fenerbahçe’yi yıkma teşebbüsüdür. Lakin biz bu sürecin üstesinden geldik. Fenerbahçe olarak 3 Temmuz’da uğradığımız zararın tazmini için açtığımız davalar devam ediyor. TFF aleyhine açılan dava vardı. Bu evrakta misyonsuzluk kararı verildi. Yargıtay kararı sonrasında yargılama devam edecek. İçişleri Bakanlı aleyhine açtığımız dava da vardır. Eksper 42 milyon Euro ve 103 milyon TL’lik bir meblağ belirlemiştir. Bunun için de uyuşmazlık kurulu karar verecek”

“Uzun vakittir üzerinde çalıştığımız, Bankalar Birliği’nden çıkış projemizi tamamladık. Artık ekonomik özgürlüğümüze kavuşuyoruz. Fenerbahçe’miz için yeni bir sayfa açıldı. Fenerium tarihinin en yüksek düzeyine ulaştı ve 62 milyon Euro ciroya imza attı”

“Başkanımız Ali Koç vazifeye geldiğinde 7 adet sponsorumuz vardı. Bugün geldiğimiz nokta apayrı. 51 sponsor ve 52 milyon Euro gelirle kapattık. Forma ve saha içi mecralarda tek boşluk kalmamıştı. Bu dönem için de 34 markayla imza attık ve 53 milyon euro elde ettik. Bu gelirin daha da artacağına inanıyoruz. Chobani ve Adidas ile yaptığımız rekor sponsorluk mutabakatıyla birlikte bu sayı 72 milyon euro’ya ulaşıyor. Chobani le yaptığımız muahede, global bir muahededir. Kulübümüz en az 120 milyon Euroluk mukaveleye imza atmıştır. Türk spor tarihinin en yüksek bedelli sponsorluk mutabakatıdır. Bu dönemin başında Adidas’la da tarihi bir mutabakat yaptık. Kulübümüzün bugüne kadarki en geniş kapsamlı tedarikçi muahedesidir. Medicana ile yapılan mutabakat, tüm branşları kapsayan bir sıhhat sponsorluğuna dönüştü. Olimpik branşlarda Tüpraş ile tüm sarfiyatlar karşılanmaktadır. Bu işbirliği sayesinde son 4 dönemde 11 milyon euro gelir elde ettik. Dünya’nın en büyük spor kulübü Fenerbahçe’miz, neredeyse her branşta tarihi başarılara imza attı. Futbolda 2025-2026 dönemine sportif yönetici Devin Özek ve Teknik Yönetici Domenico Tedesco ile tarihimizin en argümanlı takımını oluşturduk. Türkiye’ye hükmedecek bir takım kurduk. Fenerbahçe tarihinin en güçlü takımını oluşturduk. Türkiye’nin en yüksek takım bedeline sahip kulübüz. Dönem sonunda çok özlediğimiz şampiyonluk kupasını kazanacağımıza inanıyorum”

Başkan adayı Sadettin Saran’ın yönetim kurulu listesinde yer alan Murat Salar şunları söyledi: “Futbolda sportif muvaffakiyet gelmeyince başarısızlık, Fenerbahçe futbol ekibinin yazgısı haline gelince idare kısır bir tartışmaya girdi. Topluluk olarak adeta boğulduk. Topluluk muvaffakiyet istedikçe biz borcun 400 mü 600 mü olduğunu tartışarak 7 koca seneyi heba ettik. Ali Koç ve grubu tarafından bilerek bu tartışma gündemde tutularak topluluğun meşgul edildi. 21.5 milyar TL borç vardır. Mayıstan sonra alınan yüksek maliyetli transferlerle bu sayının 150 milyon olduğunu ve toplam borcun 30 milyar TL’ye yaklaştığını düşünüyoruz. Sponsorluk gelirini düşmeden söylüyoruz”

“Ali Koç misyona geldiğinde borcun kıymetli kısmı TL idi. O gün haziran 2018’de euro kuru 5.30 düzeyindeydi. Sonrasında 7.40’a yükseldi. Borcun azaldığı bilgisi bir kurguydu. Sportif muvaffakiyet gelmedikçe ısıtılıp ısıtılıp topluluğun algısı manipüle edildi”

“Fenerbahçe’nin varlıklarından hiç bahsedilmedi. Topluluğumuz tapulu yerlerini idareden değil, benden öğrendi. Fenerbahçe’ye kıymet katan tüm projeleri destekliyoruz. Şu an yapılan projelerdeki topraklar bizdeyken bu projeleri yapmakta geciktik? Neden yüksek faiz ödedik?”

“Sportif muvaffakiyet geldikçe genç jenerasyon Fenerbahçe’ye gelir. Sportif muvaffakiyet geldikçe forma reklamlarının kıymeti artar, Fenerium geliri artar”

“Ali Koç devrindeki sportif başarısızlıklar taraftar kaybına, rakibimizin ise taraftar kazanmasına neden oldu. Sürdürülebilir finansal istikrarı için de bu tehlikelidir. Son yıllardaki futboldaki başarısızlıkla durum daha vahim olacak. Fenerbahçemizin renkleri soluyor. Taraftar tabanı kayboluyor. En berbatı bu uygulanan ayrıştırma sebebiyle sevgisizlik yaşanıyor. Bu kongre tarihi bir viraj. Tribünü taraftara kapatan ya da gazeteciyi akredite etmeyen idarelerin ömrü uzun olmaz. Hiç kimsenin telaşı olmasın. Fenerbahçe’nin yönetilemez borcu yoktur. Fenerbahçe dünya çapında büyük bir kulüptür ve kimseye muhtaç değildir. Paralı lidere hiç muhtaç değildir, başarılı lidere muhtaçtır”

“Yıllık gelirimizin 500 milyon Euroya çıkması hayal değildir. Pay senedi satmak zorunda kalmak bu kulübe yakışmamaktadır”

“Başkan Akli Koç, Fenerbahçe topluluğunu terbiye etmeye, kendisine muhtaç olduğunu göstermeye çalışmıştır. Değerli Fenerbahçeliler topluluk olarak negatif telaffuzlardan yorulduk. Biz bu stada keyifli olmak için geliyoruz”

“Biz gelince başarısızlığın yerini muvaffakiyet alacak. Fenerbahçe’nin daima mali sıkıntılarından bahsedilmesinin sebebi, Liderin Türkiye’nin en varlıklı ismi olması sebebiyle kendisine muhtaç üzere göstermeye çalışmasıdır. Fenerbahçe, yalnızca taraftarına muhtaçtır. Bu camia başarısız olan başkanı gönderir”

“Kulüplerin maliyetlerini bireysel tarafından karşılanabileceğini düşünmek çok romantik bir davranış olacaktır. Biz geldiğimizde finans ve futbol kendi işlerini yapacak, lakin çok yakın bir alakası olacaktır”

“Her sene başında şampiyon olacağız deniyor, lakin dönem bitince olmuyor. Artık kelam de karar de kongre üyelerinde. Emaneti işin ehline verin”

Fenerbahçe Kulübünde gerçekleştirilen fevkalâde seçimli genel konseyde lider Ali Koç ve yönetim kurulu, idari ve mali istikametten ibra edildi.

Chobani Stadı’nda yapılan genel kurulda yönetim kurulu faaliyet raporunu Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Çağlan Kızılhan okudu. Kızılhan, sarı-lacivertli kulübün 1 Mart 2024 ile 31 Mayıs 2025 tarihlerini kapsayan faaliyetlerini, kongreyi takip eden üyelere aktardı.

Fenerbahçe Kulübü Mali İşler Yöneticisi Çağdaş Koçak ise kulübün finansal yapısıyla ilgili bilgilendirmelerde bulundu.

Zaman kaybetmemek adına denetim kurulu raporunun tamamının okunmaması tarafındaki önerge, üyelerin oylarına sunuldu. Önerge, oy çokluğuyla kabul edildi.

Denetim Kurulu Lideri Mehmet Vodina, kulübün borcunu 31 Mayıs 2025 tarihi prestijiyle 21 milyar 526 milyon lira olarak açıkladı.

Kongre üyeleri, faaliyet ve kontrol raporlarının okunmasının akabinde konuşmalarını yaptı.

Konuşmaların akabinde 1 Mart 2024-31 Mayıs 2024 ve 1 Haziran 2024-31 Mayıs 2025 tarihlerini kapsayan devirler farklı ayrı genel şuranın ibrasına sunuldu.

Kongre üyeleri, yapılan oylamalarla lider Ali Koç ve yönetim kurulunu mali ve idari taraftan oy çokluğuyla ibra etti.

Fenerbahçe Kulübünde gerçekleştirilen fevkalâde seçimli genel heyette idarenin, taşınmazlar üzerinde faaliyet konusunda yetki istediği gündemin 11, 12 ve 13. hususları oy çokluğuyla reddedildi.

Chobani Stadı’nda yapılan genel şurada yapılan oylama öncesinde Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Hulusi Belgü, unsurların içeriğiyle ilgili kongre üyelerine bilgi verdi.

Gündemin 11, 12 ve 13. hususları hakkında kamuoyuna yansıyan görüşlere değinen Belgü, unsurların özünü aktarmak istediğini belirtti.

Kulübün taşınmazları ve bu taşınmazlar üzerinde faaliyetleri konusunda vazife mühleti sağlanması yetki istendiğini belirten Belgü, şunları söyledi:

“Bunlar kulübün daha süratli hareket etmesini sağlayan yetkiler. 2024’te yapılan kongrede idareye bu yetki verilmişti. Lakin bugün seçimli kongre olması nedeniyle tekrar gündeme getirip onaylarınızı rica ediyoruz. Bu yetkiler yeni değildir. Evvelki liderimiz devrinde de tekraren misal içerikte yetkiler verilmiştir. Yarın seçim olduktan sonra kimin lider olacağına sizler onay vereceksiniz ancak idare konseyinin bu yetkilere gereksinimi var. Fenerbahçe’nin önünü açmak, yatırımlarına sürat katmak ve ticari gücünü artırmak için bu yetkiler gereklidir. Bu yetkiler üyelerimizin haklarını ortadan kaldırmaz.”

Oylama sonuçlarının birbirlerine yakın olduğunu belirten lider Ali Koç ve yönetim kurulu üyeleri, tekrar sayım yapılmasını talep etti.

Kongre Divan Başkanı Şekip Mosturoğlu, oylamanın tekrar sayılması kararını verdi.

Bu sırada kürsüye gelen Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, bu unsurların 2013 yılından bu yana yapılan her genel heyette yer aldığının altını çizdi.

Yönetimlerin elini rahatlatacak ve daha rahat karar alması için geliştirilmiş unsurlar olduğunu lisana getiren Koç, “Bu unsurlar bugün eklenmiş bir şey değil, 2013’ten beri yer almıştır. Şekip lidere da kelam verelim, çünkü kendisi Aziz liderin idarelerinde hukukun başındaydı. Bu unsurlar bütün genel heyetlerde yer almaktadır.” açıklamasını yaptı.

Ali Koç’un akabinde konuşan Kongre Divan Başkanı Şekip Mosturoğlu, “Bir seçim arifesindeyiz. Bu hususun seçimlerle alakası yoktur. Kulüp idaresinin işleyişiyle ilgilidir. Sadettin bey de seçilirse, buna gereksinim duyacaktır.” sözlerini kullandı.

Eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, genel şura öncesinde yaptığı yazılı açıklamada kulübün taşınmazları ve bu taşınmazlar üzerindeki faaliyetleri içeren 11, 12 ve 13. hususların kabul edilmemesi tarafında görüş bildirmişti.

Genel konsey üyelerinin oylarına sunulan unsurlar şunlar:

11. husus: Kulübün gayesi doğrultusunda taşınmaz satılması/satın alınması, kulübün mülkiyetine yahut kullanma hakkına sahip olduğu taşınmazların üçüncü bireylere kiraya verilmesi, tahsisi, bu taşınmazlarla ilgili işletme ve iştirak mukavelesi yapılması, bu taşınmaz malların üzerinde tıpkı yahut şahsi haklar ve yükümlülüklerin tesisi ve ilgili mevzuatın müsaade verdiği öteki bahislerde yeni oluşacak idare şurasına vazife müddetinin sonuna kadar yetki verilmesi.

12. husus: Kulübün mülkiyetinde yahut kulübün kullanım hakkına sahip olduğu taşınmazlar üzerinde yahut uzun müddetli kiralama yahut irtifak hakkı tesisi vb. suretlerle kulübe tahsis edilmiş arsa yahut arazi üzerinde yapılacak yatırım ve tesisler için yeni oluşacak idare konseyine vazife mühletinin sonuna kadar yetki verilmesi.

13. unsur: Yurt içi ve yurt dışında ticari işletme, şirket, kooperatif, dernek, vakıflar kurmak yahut kurulmuş ticari işletme, şirket, kooperatif, dernek, vakıflara katılmak ve bunlardan ayrılmak, hisse almak ve satmak, kulübün kurduğu yahut ortağı olduğu şirketlere ilişkin payların, maddelerin öngördüğü hal ve kurallar dahilinde halka arz yahut öteki bir surette kıymetlendirilmesi, paylarının satışı ve/veya geri alınması, şirketlerin çeşidinin değiştirilmesi, tasfiyesi üzere hususlarda yeni oluşacak idare şurasına vazife mühletinin sonuna kadar yetki verilmesi.

Bu ortada bu unsurlarla ilgili oylama sırasında üyeler ortasında gerginlik yaşandı.

Sadettin Saran: “Bundan 1.5 sene evvel sizin lehinize çekildiğimde dünyanın en değerli adamıydım. Hain değildim. Hatta bana yöneticilik teklif ettiniz. Bana hayat uzunluğu minnettar olacağınızı söylediniz. Rakip olunca mı hain oldum! Ben Fikret Seçen ile Zekeriya Öz’e tabir verirken sizler localarda onlarla maç izliyordunuz!”

Sadettin Saran: “Bunun en açık tabirle samimiyetsizlik, en açık tanımıyla iki yüzlülük olduğunu söylüyorum. Neyse, ben bedelli Fenerbahçeliler’i sizin çok sevdiğiniz mazeretlerle yormak istemiyorum. Sizin mazeretleriniz bitmiyor.”

Sadettin Saran: “Tarihi bir seçime gidiyoruz. Ben inanıyorum ki sandıklardan kim çıkarsa çıksın Fenerbahçe’nin umutlu ve şampiyonluk dolu yarınları için sen ben demeden topyekün gayrete başlayacağız.”

Sadettin Saran: “Bugüne kadar görülmemiş bir seçim kampanyası yürütmeye çalıştım. Seçim atmosferidir. Kırıcı bir kelamım olduysa herkesin huzurunda özür diliyorum.”

Sadettin Saran: “Bu topluluğun birbirine değil rakiplerine karşı çaba etmesi gerektiğine inanıyorum. Bugün geldiğimiz noktada, öncelikle sayın Hakan Bilal Kutlualp ve grubuna teşekkür ediyorum. Topluluğumuzun yaşadığı mutsuzluğa seyirci kalmadılar. Yanımızda durma kararı aldılar. Sağ olsunlar. Fenerbahçe düşmanlığı değil kardeşliği büyütmek zorundadır. Bizler farklı düşünebiliriz lakin tıpkı renklere tutkuyla bağlıyız. Sandıklardan benim ve takımımın ismi çıkarsa, tüm Fenerbahçeliler’in huzurunda kelam veriyorum, liderleri, efsaneleri tek bir cephe haline getirmek için, yarınlara yürümek için elimden geleni sonuna kadar yapacağım. Ben Fenerbahçe’nin yarınları için başkanlıkta bayrak değişim olması gerektiği için aday oldum. Kendime ve sizlere kelam verdiğim için bu yola çıktım. Bu topluluğun en büyük gücü asla umudunu kaybetmemesidir. Ulu Liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği üzere ‘Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz beşerler vardır’ İşte biz Fenerbahçeliler hiç umutsuz olmadık. Tarihimiz tekrar ayağa kalktığımız durumlarla doludur. Ben ümitsizliğe daha fazla müsaade vermemek için buradayım. Allah’ın izniyle seçimi kazanırsam günü geldiğinde bayrak değişimini en yanlışsız ve en âlâ formda yapacağıma namusum ve gururum üzerine kelam veriyorum. Sayın Ali Koç, Fenerbahçemiz için değerli ve değerli işler yaptı. Bugüne kadar kulübümüze verdiği maddi takviyeleri inkar etmek haksızlık olur. Cebinden verdiği para dışında gelir yaratacak projelere, sponsorluklara imza attı. Lakin Fenerbahçe’nin bahtı, bir kişinin verdiği paraya indirgenemez. Kulübümüzün 2018’de nasıl değişime gereksinimi vardıysa bugün de var. Bu değişimi engellemek için neler dediler biliyorsunuz. Meşhur sanal bayi konusu. Bu sürecin sağlıklı yürümesinde katkısı olan herkese, bilhassa Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak’a teşekkür ediyorum. Sizlerin başını karıştırmak için çok uğraştılar. Aday olamayacak, kayyum atanacak, yaptırım gelecek diye dehşet saldılar. Saçmasapan şeyler söylediler. Ben ne dedim, ‘güvenin’ dedim. Zahmet çıkmayacak, yanıltıyorlar dedim. Sizleri endişelendirmek için çırpınan yöneticilere de anlatayım bu mesafeden. Seçimi kazanmam halinde gerektiği anda bahsi geçen şirketi kapatırım. Fenerbahçe için gözümü kırpmam. Tüm Fenerbahçeliler’in içi rahat olsun. Ben Fenerbahçemiz’e ziyan verecek bir şey yapmam. Siz de haklısınız, bu topluluk kelamını tutan liderlere alışkın değil. Beni tanıyacaksınız. Daha yeni başlıyoruz. Seçim stratejisini yalnızca para üzerine kurdular. Borçlardan korkuyormuş üzere algı yarattılar. Tablolar ne kadar berbat olursa olsun bu topluluk borçtan korkmadı. Bu topluluk kimin ne kadar para verdiğin değil bu parayla nasıl gelecek kurulduğunu sorgular. Para tek başına tahlil olsaydı şampiyonluk hasreti yaşamıyor olurduk. Ali Bey’in seçim stratejisi paraya dayalı. İnanıyorum ki, bu kulübün milyonlarını yöneten liderinin paradan daha değerli mirası olmalı. Topluluğunu birleştirmek, bu kutsal kulübü yanlışsız yönetmek, futbolda şampiyonluk getirmek. Bu topluluğun en büyük beklentisi, maksadı şampiyonluktur. 2018’de değişimin nedeni, 4 yıllık şampiyonluk hasretiydi. Van Persie’ler, Nani’ler, hatta Robben’in ismini kullandığımız reklamlar vardı. Şampiyonluk geldi mi? Hayır. Zira sorun idareydi, yeniden ümitsizlikti. Niçin şampiyon olamıyoruz biliyor musunuz? Zira taraftarı daima suçladınız. Zira teknik yöneticileri daima değiştirip, her dönem apayrı gereksinimler doğrultusunda transfer planları yapıp son gün ivedilikle transferlere yöneldiniz. 7 yılda 11 hoca değiştirip 100’ün üzerinde transfer yaptınız. 3 Temmuz’u mazeret etmeyeceğiz dediniz. Her fırsatta camiayı ayrıştırmak için bunu yaptınız. 2024’te Trabzon’da alınan tarihi zaferin akabinde 2 Nisan’da tam burada 20 bini aşkın kongre üyemizin iradesini hiçe sayarak bilakis karar verdiniz. Ortak akıl dediniz, Fenerbahçe için baş yoran kimseyi dinlemediniz. En ufak tenkitte herkesi düşman ilan ettiniz. Topluluğa hesap vereceğim deyip kendi sözünüzden bile korktunuz. Yıllardır yapı yapı diyerek şampiyonluğa yürüyen kadrosu ‘siz olamazsınız’ diye inandırdınız. Bilin ki bu grup sizin seçtiğiniz hocalar ve futbolcular yüzünden değil… Fenerbahçe için yola çıkan insanlara yeni macera diyorsunuz. Ben demem. Ben neye macera derim biliyor musunuz, 7 yıldır şampiyon olamayan idareden şampiyonluk beklemeye macera derim”

Sadettin Saran: “Peki tüm bunları düzelttik diyelim. Rahatlıkla şampiyon olabilir miyiz? Hayır. Zira Fenerbahçe’ye rahat yok. Alanyaspor maçında tüm Türkiye’nin gözü önünde bir defa daha bir tiyatro sergilendi. Fenerbahçe’nin alın terine damga vuruldu. İsimler değişiyor operasyonlar değişmiyor. Burada MHK, Cihan Aydın deyip isimlere indirgemeyeceğim. Bu operasyonlar seçim gündemi değil. Yıllardır süren sistematik anlayışın sonucudur. Seçime birkaç gün kala bu operasyonun bir maçta yaşanması, kongreye müdahale diye nitelendirilemez. Bu tablo seçimlerden bağımsızdır. Olayın ardından Ali Koç ile görüşmüş, elimizden ne geliyorsa yapmaya hazır olduğunu belirtmiştim. Yarın lider kim olursa olsun Fenerbahçe alanda ve masada yalnız kalmayacak. Ben sizden açık çek istemiyorum. Artık bu kulüp bir kişinin cebine değil topluluğun omuzlarına yüklenmeli. Artık bana diyeceksiniz ki biz daha ne yapalım? Fener Ol dediniz olduk, Mesut Ol dediniz olduk, forma aldık, bilet aldık, kombineleri tükettik. Ekonomik olarak en zorlandığımız periyotta kulüpten el çekmedik. Ben taraftarlarımızdan fedakarlık isteyen bir lider olmayacağım. Ben Fenerbahçe’nin durumu makûs diye propaganda yapmayacağım. Planımız projemiz hazır. Hepiniz izlediniz, dinlediniz. Gayrımenkulden dijitale, en gencinden en yaşlısına kadar kapsayıcı projeler yaptık, dersimizi yaptık. Bu vazifeye talip oldu. Kazanmam halinde kombine sayısını 40 bine çıkaracağız. Sabit kabahat ögesi yoksa kimsenin kombinesin iptal etmeyeceğiz. Biz Fenerbahçeliler’i değil Fenerbahçe’yi yönetmeye talibiz. Sponsorluklarımızı, gelir kalemlerimizi artıracağız. Altyapıda ve üst yapıda daha yeterli bir futbol aklıyla fark yaratacağız. Daha şeffaf bir bağlantı kuracağız. İstediğimiz şey net, yine kazanmak. Kazanmak için birleşmek. Omuz omuza, Fenerbahçe’yi günü kurtaran bir yapıyla değil geleceği düşünen bir yapıyla yönetilmeli. Bunun için geliyoruz. Bugüne kadar kulübe önemli katkılar sunmuş isimlerle görüştük. Bu kulüp birkaç bireye değil tüm topluluğa aittir. Ben bu yürüyüşü o büyük güçle yapmak istiyorum. Size kelam veriyorum, Fenerbahçe şampiyon olana kadar tatil, bayram, durmak yok, kutlama yok. Sonunda şampiyon olduğumuzda o kupayı yine ayağa kaldırdığımız Kadıköy cehenneminin, Fenerbahçe ruhunun, tüm Türkiye’ye hatırlattığımız Fenerbahçe ihtişamının, birlik beraberliğimizin sembolü olarak yaşayan tüm liderlerle, divan liderleriyle birlikte kaldıracağız. O kupa Kadıköy’ün tekrar normali olacak. Kendimize güveniyoruz, o kadar güveniyoruz ki kelam veriyoruz, şayet şampiyon olamazsak 2027 olağan kongrede aday olmayacağım. Evvel başarılı olmak için, hakkını vermek için yüreğimizi koyacağız. Sizlere mahcup olmamak için gece gündüz çalışacağız. Bu seçim bir maça, bir transfere bakarak karar verilecek seçim değil. Fenerbahçe’nin şampiyon olup olmayacağına karar vereceğimiz bir seçimdir. 7 yıldır en düzgün hocalar, futbolcular geldiyse ve şampiyonluk gelmediyse sorun idare aklındadır. Bu seçim Fenerbahçe’nin geleceğine vereceğimiz en büyük kelamdır.”

Ali Koç: “Yarın sonuç ne olursa olsun, liderimiz etrafında kenetlenmemiz gerektiğini ben de düşünüyorum. Yarın bu saatlerde sonuç ne olursa olsun liderimizin etrafından tüm topluluk olarak, kenetlenmemiz gerektiğini düşünüyorum. Fenerbahçemiz’e bugüne kadar hizmet etmiş tüm liderlerimize, yöneticilerimize, atletlerimize ve emek vermiş herkese teşekkür ediyorum. Yarın bir defa daha sandığa gideceğiz. Görüyorum ki topluluk olarak önemli manada kutuplaşmışız. Şöyle ki karaborsa yapan birini oy çokluğuyla değil oy birliğiyle onaylamamız gerekirken oy çokluğuyla, şöyle bakıyorum ki Fenerbahçe başkanlık makamına ağza alınmayacak küfürler eden birine lehte oy kullanabiliyoruz. Aslında bu topluluğumuzun şu an bulunduğu noktayı göstermektedir. Fenerbahçe lider adayı Sayın Sadettin Saran ve beklenen idare konseyine bakıyorum, başkanlık makamına hakaret eden biri için ellerini bile kaldırmıyorlar. Geldiğimiz nokta işte bu. Yarınki sandık rastgele bir seçim değil, Fenerbahçemiz’in yarınlarına sahip çıkma seçimidir. Sadettin Bey’in kelamlarına şunu ekliyorum; sil baştan belgisiz bir maceraya mı atılacağız sabırla verilen gayretin meyvesini mi toplayacağız? Yarın bunun kararını vereceğiz. Birazdan görüş ayrılıklarımıza tek tek değineceğim. Şunu bilin; biz gerçek bir biçimde adayız. Yıllarca kendimizi aday gösterip sonra aday olmayıp, sonra artık bir sefer daha aday olmazsam ayıp olur diye aday değiliz. Canımızla kanımızla, çoluğumuzun çocuğumuzun rızkıyla, itibarımızla, sağlığımızla 7 yıldır gayret ediyoruz. Madem ki özellere girdik, söyleyeceğim çok şey var, söyleyeceğim. Hepimiz tıpkı gemideyiz. Sadettin Bey’i de, Aziz Bey’i de, bizi de destekleyenlerin isteği Fenerbahçe. Kuvvetli bir yolda bir arada yürüdük, kumpaslarla boğuştuk. 21. yüzyıl Fenerbahçemiz’in yüzüne istediğimiz biçimde gülmedi. Tek bir gerçek var, ne kadar pürüz çıkarsa çıksın Fenerbahçe için çabadan korkmadık, o ne der bu ne der diye hareket etmedik. Bu kirli futbol dünyasında kulübümüzü tertemiz tutmanın gururunu yaşadık. Fenerbahçe’nin ne karaborsayla, ne rastgele bahis işiyle, ne irtibatlı sponsorluk işiyle anılmasına müsaade vermedik, vermeyiz de… Günü kurtarma eforu içinde olmadık, yarınları kazanacağız dedik. Tırnaklarımızla sorunlu günlerden bugünlere geldik. Doğal kolay… Sadettin Bey’in sarf ettiği kelamlar. Onlara biraz sonra geleceğim. Bekara bayan boşamak çok çok kolaymış, bir sefer daha gördüm bugün. Sadece taraftarın güzeline gidecek popülist vaatler peşinde koşmadık. Bugün gururla söylüyorum, bir çoğunuzun burada olan ve hafife alan, ne değeri var diyenlere söyleyeyim; Fenerbahçe’yi güç kurallarda aldık ve tamirini tamamladık. Atılım periyoduna geçtik ve adımlarını attık. Sizler için mali bağımsızlığın değeri yok ancak adım adım mali bağımsızlığa ulaştık. Tesisleşmeler için geleceğimiz için büyük ataklar başlattık. Amatör branşlarda Avrupa’nın tepesindeyiz. Sıra şampiyonluklarda. Bu dönem topluluğumuza şampiyonluk borcunu ödeyeceğiz.”

Ali Koç: “Fenerbahçe’yi ileri taşıyacak, Fenerbahçe’yi her manada şampiyon yapacak idare bizdedir. Çünkü, biraz önce 11. 12. 13. hususların reddedilmesi, yarın kim lider seçilecekse önünü kapamıştır. Sadettin Bey’i aradım, o denli söyledim, ‘Ne yapayım’ dedi. ‘Siz destekleyin’ dedim. Bu husus 6 farklı genel heyette gündem hususu olmuştur. Ne hikmetse birileri tarafından bunun korkulacak, ziyan verecek hususlar olarak tanımlanması akıl alacak iş değildir. Siz bunu zıplayarak alkışladınız. Neyi alkışladığınızın farkında değilsiniz. Ne kadar popülist olduğunuzun farkında değilsiniz. Fenerbahçe başkanı seçim için çalışmaz, Fenerbahçe için çalışır, icraatlarıyla konuşur. Uzun uzun sayılardan bahsetmeyeceğim. Unutmayın, ben demedim 7 sene önce Avrupa’nın iflasa en yakın kulübünün başına geldim. Bugünkü üzere pak, tertemiz Fenerbahçe’ye aday olmadım. Kulübümüzün en berbat halinde sorumluluk aldım. Tekraren aday olacağım, aday olacağım deyip geri dönmedim. Sadettin Bey geçen sene için haklı. ‘Sen devam etmelisin, aday olursan çekilirim’ dedi, kelamını tuttu. Ondan evvelki devirlerde birçok kere ‘başkan olacağım’ dedi, aday oldu. Ben olacağım dedim, en berbat günde oldum. 7 sene sonra en külfetli devirde göğsümü gere gere çıktım, o ne der bu ne der demedim. Makûs yapmışız, 7 senede finans dehası Murat Salar’a nazaran hiçbir muvaffakiyet yok. 7 senede 278 milyon Euro borç ödeyerek, borç kapatmanın değeri yok. Yükümlülükleri indirmenin değeri yok. Emlak Bank projesiyle Bankalar Birliği’nde çıkışın muştusunu vermenin değeri yok. Bağımsız, güçlü ve dimdik Fenerbahçe yaratmanın değeri yok. Mali disiplini sağlamış Fenerbahçe’nin, düne kadar bakkal üzere yönetilen Fenerbahçe’nin hiçbir değeri harbiyesi yok. Fenerbahçe devasa bir kuruluştur. Dünyanın en büyük kulübü Fenerbahçe artık geriye gidemez. Fenerbahçe olarak orta vadede global marka kimliğimizi gerçekleştirmeliyiz. MSC üzere, Chobani üzere, Adidas üzere firmaları çoğaltmalıyız. 160 milyon Euro’luk sponsorluk muahedesi cebimizde, yalnızca bu seneye tekabül eden sayılarını kullandık, tüm parayı kırdırmadık. Mali sorumluluğu gösterdik. Bunları unutmayın! Taraftarlarımız yıldız futbolcular istiyor. Artık 500-700 bin dolarlar değil, 25 milyon Euro’lardan kapı açılıyor dedik. İktisat uygun değilse nasıl daima hale getirebilirsiniz. Mali gücünüz olmak zorunda. Ekonominizi büyütecek, sponsorluklar mutabakatları yapacak kudrette idareler olmalıdır. Her geçen gün olimpik başarılarımızın bir öyküsü var. 70 milyon bedelindeki grubumuzun 300 milyon Euro’ya çıkarken bunun gerisinde finansal başarısı yok da ne var! Kulübümüze birinci kez triple crown unvanını kazandıran erkek basketbol grubunu kurarken, iki sene üst üste Euroleague kazanan bayan basketbol grubunu kurmak için güçlü bütçeye muhtaçlık yok mudur? Ulusal Olimpiyat Kadrosu’nun belkemiğini oluşturmak, İstiklal Marşımızı dünyada dinletmek için rakipler 6, bizler 25 sportmen göndermenin bir öyküsü, bütçesi yok mu?”

Ali Koç: “300’e yakın madalya, 40’ın üzerinde kupa kazanmanın değeri harbiyesi yok mu! Sadettin Bey’e teşekkür ediyor, hürmet duyuyorum. Yeri geldiğinde bu bahislerde hakkımızı verdi. Niçin bunu söylemek istiyorum? Bizi ağır eleştiren üyelerimizin tenkitlerine hürmet duyuyorum. Ne kadar kötüymüşüz? Hiç mi âlâ işimiz olmamış, hiç mi hakkımızı verebileceğimiz icraatimiz olmamış. Peki! Topluluğumuzun başını öne eğdirecek, kara leke sürecek, utandırarak finansal temaslar kurmadık. Yasadışı prosedürlerle kasamıza gelirler koymadık. Kasamızdaki parayı özel gereksinimlerimiz için kullanmadık. Bunlara karşın Fenerbahçemiz’in gelirlerini artırdık ve sağlıklı bir iktisada kavuşturduk. Ne hikmetse, tam bu devirde, atılım periyodu başlarken Fenerbahçemiz için hiç uğramadığı kadar hücuma uğramaya başladı. Sizlere aylardır organize kötülük olarak anlattığımız, sistemli ve nizamlı hücumlar tek bir gayeye yönelmektedir. Böl parçala yönet. Bölündükçe güçsüzleşeceğiz. Rakiplerimize yapılan kıyaklara sesimizi çıkaramayacağız. Tek bir kulüpte gördüğümüz üzere bizi de dizayn etmeye çalışacaklar. Sadettin, Ali kıymetli değil, bu topluluğun başında kim olursa etrafında kenetlenmemiz, güç vermemiz lazım. Zira atı alan Üsküdar’ı geçmek üzere. Genç üyelerimiz tahminen hatırlamayacaktır. Yaşı yetenler unutmamıştır. 3 Temmuz’da Aziz Yıldırım’ın tarihe geçen bir kelamı vardır. ‘Ne şikesi memleket elden gidiyor’, memleket elden gidiyordu. Malum örgüt ardına aldığı devlet gücüyle Fenerbahçe’yi ele geçirmeye çalışırken topluluğumuz genci yaşlısı, erkeği kadınıyla sokağa dökülmüşken destansı bir uğraş verirken, o devir Fenerbahçe düşmanları zımnilik olmasına karşın çarşaf çarşaf soruşturma ayrıntılarını paylaşmış. Kimi Fenerbahçeliler ‘evet şike var’ demiştir. Kimileri idaresi ve liderimizi istifaya davet etmiştir. En önde, cephede olan biri olarak söylüyorum o periyotta, şaşkınlıkla bakan ve sesini çıkarmayan Fenerbahçeliler, terör örgütünün medya gücünden etkilenip ‘Fenerbahçe yaptı’ diyenler, bir de canını dişine takan, her türlü riski alan, cansiperane kulübünü koruyan, cop yiyen, tartaklanan, gaz yiyen Fenerbahçeliler vardı. Sadettin Bey’i bu bahse daha evvel bulaştırmadım. Sadettin Bey bugün o denli konuşuyor ki güya ben yapıyormuşum üzere. Bir mühlet sonra çoğumuz 3 Temmuz’un artık bittiğini düşünmeye başladık. Yaşayarak gördük ki 3 Temmuz bitmemiş, biçim ve yol değiştirmiş. Fenerbahçe’nin önünü kesme eforları daima sürdü, devam ediyor. Fenerbahçe’nin uğradığı haksızlıklar, adaletsiz kararlar, elimizden çalınan şampiyonluklarımız… Birtakım rakiplerimize sağlanan faydalar! Başımıza gelen bu işlerin bir tesadüf, başarısızlık değil; sistematik olarak maruz kaldığımız, bir yapı tarafından yürütülen operasyon olduğunu lisana getirdik. Aziz Bey’in devrinde 7 senede 3 şampiyonluğumuz çalındı. Bizim devrimizde 2 şampiyonluğumuz çalındı. Sadettin Bey güya yapı yok diyor, sistematik bir şey var diyor, tribünlerden şampiyon olamıyorsunuz, sistematik Alanyaspor maçı diyor. Şöyle bir bakalım; aklı selim Fenerbahçeliler neyin ne olduğunu çok güzel biliyor. Sadettin Bey, son haftada 2 maç apansızın, tekrar hortladı, devletimizin en zirvesindeki kişi bile ‘Bu maça bu hakemi, bu VAR hakemini atayacaksınız’ diye talimat verse bile MHK başkanı ‘Bu iki kişi sıkıntılıdır bu toplulukla, seçimlere 4 gün kala yollamayalım’ demesi gerekirken bu hakemleri önermiştir. Fenerbahçemiz’in şike yaptığını ima eden sistem devreye girmiş, ‘Başarısızlığınıza mazeret arıyorsunuz’ demektedir. Çok sayıda Fenerbahçeli buna inandı. Yapıyı deşifre ettik. Yasadışı bahis ettik. Savcılar harekete geçti. Hakemlerin eğitimleri ortaya sızdı. Ne yaptıkları ortaya açıldı. Yapı inkar edilemez hale geldi. Yapının propaganda ve ikna gücü o kadar büyük ki ‘yapı var lakin siz gayret edemiyorsunuz’ dendi. Birçok samimi Fenerbahçeli kardeşimiz, bu propagandaya ikna oldu.”

Ali Koç: “Bir yapı vardır ve amacında Fenerbahçe vardır! Bize ve ailemize her türlü lisan uzatıldı. Bizi ve atletlerimizi savunanlar tehdit edildiler, hakaretlere uğradılar. Kulübümüze saldırmak demokratik hak olarak görülürken lakin şu tribünlerde oturan, mezara kadar Fenerbahçeli olan beşerler atletlerimize küfür etmeyin dedikleri vakit, hainler, paralı köpekler diyenlere ‘ciğeri beş para etmez’ denir. Bu kurgunun farkına varmadıkça topluluğumuzun birlik ve beraberliğini sağlamak kolay olmayacaktır. Süreç boyunca dik durmamızı sağlayan, gayret azmimizi besleyen ve bize güç veren çok sayıda Fenerbahçeli’nin inancı ve takviyesidir. Sadece şu son hafta içinde 2 maçta yaşananlara bakın, bütün bunlar olağan mi, tesadüf mü? Trabzon maçında gol atıyoruz, çizgiyi geçiyor, onların sayılmayan golü her şeyin önüne geçiyor, kırmızı görmesi gereken oyuncuları konuşulmuyor! Niçin bunlar yalnızca Fenerbahçe’nin başına geliyor? Trabzon belediye liderinin daha maç devam ederken 3 Temmuz’u gündeme getirip şike imalarında bulunuyor, Trabzon başkanı bu açıklamaların altına imza atarım diyor. Bu kupa şampiyonun müzesinde olur. Bu kupa müzededir. Trabzon’a selam olsun buradan. Bu iddiayı savunanlara, 3 Temmuz üzerinden lisan uzatanlara, ucuz kahramanlık yapanlara soruyorum; siz 15 Temmuz’un, öbür kumpasların neresindesiniz?”